REKLAMLAR
Yarışma Teması: Ürün tasarımı
Yarışma Amacı:
- Metal, Plastik ve Elektrikli ürünler sektörlerinde yenilikçi fikirleri desteklemek,
- Ülkemiz ihracatçı firmalarının dünya piyasalarında rekabet gücünü artıracak, katma değeri yüksek ,özgün ve modern ürünlerin tasarlanmasına zemin hazırlamak,
- Öğrenci ve Profesyonel tasarımcılar ile sektörü buluşturmak,
- Türkiye’ de tasarım kültürünü yaygınlaştırmak ve özendirmek,
- 2023 İhracat stratejisine paralel çalışma yürütmek,
amacıyla yılda bir kez gerçekleştirilmektedir.
Yarışma İçeriği:
Yarışma,
- METALDEN MAMUL ÜRÜNLER : “Endüstriyel Mutfak Ekipmanları”
- PLASTİKTEN MAMUL ÜRÜNLER : ”Rattan Desenli Ürün Setleri”
- ELEKTRİKLİ KÜÇÜK ALETLER : “Sürdürülebilir Çevre İçin Tasarım”
- KONSEPT 2014 : “ Zeka Geliştiren Oyuncak Tasarımı”
olmak üzere toplam 4 ayrı kategoride katılıma açıktır.
Yarışma Takvimi
- Son Başvuru Tarihi : 14 Şubat 2014- Cuma
- Seçici Kurul Toplantısı : 22 Şubat 2014 – Cumartesi
- Ödül Töreni : 18 Mart 2014 – Salı
Yarışma Jürisi:
Katılım Koşulları:
- Yarışma katılımı için ön şart, T.C. vatandaşı olmak veya – T.C. vatandaşı olmayan kişiler için – T.C. üniversitelerinin B fıkrasında sözü edilen ilgili bölümlerinde öğrenci yada ilgili bölümlerinden mezun olmaktır.
- Yarışmanın profesyonel kategorisi, üniversitelerin endüstriyel tasarım bölümü, güzel sanatlar ve mimarlık fakültesi bölümleri lisans mezunları ile bu bölümlere ilişkin yüksek lisans/doktora öğrencileri veya mezunlarına ve ETMK üyelerine açıktır.(görsel iletişim tasarımı bölümü dahildir)
- Yarışmanın öğrenci kategorisi, üniversitelerin endüstriyel tasarım bölümleri, güzel sanatlar ve mimarlık fakülteleri bölümlerine kayıtlı lisans öğrencilerine açıktır. (görsel iletişim tasarımı bölümü dahildir)
- Yarışmaya grup olarak katılmak mümkündür. Grup katılımında, grup temsilcisi olarak bir katılımcının belirlenmesi gereklidir.
- Yarışmanın grup profesyonel kategorisinde, grup üyelerinden en az bir kişinin B maddesindeki şartları sağlaması gerekmektedir. Ayrıca diğer grup üyelerinin, üniversitelerin endüstriyel tasarım bölümleri veya güzel sanatlar, mimarlık ve mühendislik fakültesi bölümleri lisans mezunu veya öğrencisi veya bu bölümlere ilişkin yüksek lisans/doktora öğrencisi veya mezunu; veya ETMK üyesi olması gerekmektedir.
- Bu yıla mahsus olarak yarışmanın metalden mamul ürünler profesyonel kategorisi, grup katılımlarda grup üyelerinden en az bir kişinin B maddesindeki şartları sağlaması şartı ile profesyonel aşçıların katılımına da açıktır. (Kalfalık veya ustalık belgesi ibraz edilmesi gerekmektedir.)
- Yarışmanın grup öğrenci kategorisinde, grup üyelerinden en az bir kişinin C maddesindeki şartları sağlaması; ayrıca diğer grup üyelerinin tamamının üniversitelerin endüstriyel tasarım bölümleri veya güzel sanatlar, mimarlık, mühendislik fakültesi bölümleri lisans öğrencisi olması gerekmektedir.
Katılım Şekli ve Adresi:
- Yarışma başvuruları online olarak internet üzerinden dosya yükleme yolu ile kabul edilecektir.
- Birinci aşama: tasarim.immib.org.tr adresinden online kayıt yapılması.
- İkinci aşama: Projelerin verilen tarihler arasında internet sitesine yüklenmesi.
- Proje yüklenmesinde istenen belgeler ve bilgiler;
- Fotoğraf
- Öğrenci ve Mezuniyet Belgesi
- Proje Çizimleri
- Proje Raporları ( Türkçe-İngilizce)
- Proje yüklenmesinde istenen belgeler ve bilgiler;
Ödüller:
DERECELER | PROFESYONEL | ÖĞRENCİ |
1.lik ödülü* | 15.000 TL | 7.000 TL |
2.lik ödülü | 10.000 TL | 5.000 TL |
3.lik ödülü | 7.000 TL | 3.000 TL |
Mansiyon | 4.000 TL | 2.000 TL |
* Yurt dışında en fazla 2 yıl süre ile eğitim imkanı sağlanabilecektir.
* Ayrıca profesyonel ve öğrenci kategorisinde birincilik ödülü alan yarışmacılar ( grup katılımı durumunda grup üyelerinin ortak mutabakatıyla temsilci olarak bir kişi) yurt dışı fuarlarına götürülebilecektir.
İletişim ve Ayrıntılı bilgi:
- Yarışma şartnamesi için tıklayınız.
- Web: tasarim.immib.org.tr
- Mail: tasarim@immib.org.tr
- Adres: İMMİB – İSTANBUL MADEN VE METALLER İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ
Çobançeşme Mevki, Sanayi Cad. Dış Ticaret Kompleksi A Blok Kat: 6 / Pazara Giriş Şubesi Yenibosna 34197 İSTANBUL
bu yarışmalar gerçekten insanı geliştiriyor.
evet gerçekten her sene beyin açıcı ürünler kazanıyor her sene
ben kazanırım ki yine 🙂
Benim anlamadığım bu yarışma neden genele açık değil? Sadece Endüstri mühendisleri ya da mimarlar mı bu işi becerebiliyor? Mimarların veya endüstri mühendislerinin kazanamama ihtimali üzerine mi diğer katılımcılara kapalı? Demokrasi bunun neresinde? Siz şimdi gerçekten bu yarışmadan verim mi alacaksınız? Yıllardır takip ediyorum bu tür yarışmaları ve bu durum hiç değişmedi. Tasarım mimarların veya endüstri okuyanların tekelinde değildir. Bunları aşın artık. Özgür bırakın da gerçekten hakettiklerini anlayalım.
Yılmaz atomu parçalayabilir misin?
arkadaşım birincisi endüstri mühendisleri değil endüstri ürünleri tasarımı bölümü onda bir anlaşalım. ikincisi bu yarışma zaten bu dalda yapılan bir yarışma, yani bunun eğitimini alan kişiler için yapılıyor. her ne kadar bu yarışmada bu kritere bakmasalar da estetik ve işlevsellik ön plandadır. lütfen artık moda olan her mesleğe yönelmeyi bıraksak şahane olurdu.
Sanırım Endüstri mühendisisin. Şimdi arkadaşım, derdimiz moda peşinde koşmak değil. Bölümünüzü fazla yüceltiyorsun. Moda olan birçok dal var. Derdimiz gerçek tasarımcıların önünü tıkamamak. Yukarıdaki yazıyı kendim için yazmadım. Tanıdığım birçok Endüstri mühendisi büyük otomotiv sanayilerinde EXCEL Mühendisliği yapıyor. Ama bu yarışmaya katılma hakkı var. Yine tanıdığım lise mezunu çok yiyi tasarımlar yapabilen kabiliyeti üst düzeyde olan insanlar var. Senin rüyanda göremeyeceğin ürünler tasarlayabiliyor. Tasarım modellemek değildir. Bakıyorum bazı tasarımlara, ne üretmesi mümkün ne ambalajlaması ne genel kitleye uygun vs… Ben hayatının çocukluk yıllarından beri mobilyacı yetişmiş bir Makine Mühendisi’yim. Çok fazla bu alanlarda insanlar tanıdım. Sen ve senin gibi düşünen insanların tekelinde olduğu için bu sektör gerçek yetenekler kendilerini gösteremiyor. Bence mezunların arasından en fazla %2-3 oanında kaliteli tasarımcı çıkar. Gerisi boş. Tasarımcılık doğuştan gelir, sonradan kazanılan birşey değildir. Bu kesindir. İstediğiniz kadar eğitim alın içinizde yoksa, yeteneğiniz yoksa bir-iki basamaktan yukarı çıkamazsınız. Bu bizim meslek için de aynı. Ayrıca neden genele açık olmasına karşısın ki! Zaten iyisen aralarında sıyrılırsın. Hem daha çok katılımcı arasından sıyrılırsın değerin artar. Ha, yukarıda söylediğim gibi eğitim almamış insanların kazanmasından çekiniyorsanız o başka:) Bir yarışma daha var şimdi. Otobüs tasarım yarışması. Sadece Endüstri mühendisliği Bölümü öğrencileri katılabiliyor. Saçmalıktan başka birşey değil. Diğer bölümlerin de katılma hakkı olmalı. Alec Issigonis => Makine Mühendisi, Mini’yi tasarlayan adam, Aldo Brovarone =>Pininfarina tasarımcısı, Ferrari, Peugeot, Porsche gibi otomobil markalarında tasarımları var. Daha çok sayabiliriz. Bilmem anlatabildim mi meseleyi?
Yılmaz arkadaş önce üslübunu düzelt ve mesleklere saygılı olmayı öğren. Algı seviyen doğrultusunda kaliteli olduğunu sandığın zırvaları burada bu işin profesyonellerini aşağılamak için kullanamazsın. Endüstri mühendisi ile endüstri ürünleri tasarımcısı, (endüstriyel tasarımcı, endüstriyel ürün tasarımcsı da denir bilgin olsun) arasındaki farkı bilmeyen yeni yetmeye karşılık yazıyorum ya utandım ama biri bunları az da olsa eğitmeye çalışmalı yoksa ülke cehaletten kırılacak. Bu işin bir bilimi var, bir statiği, bir fiziği, bir geometrisi her şeyden önce traşlanmış bir algısı var. neyse kime anlatıyorum ben bunları. Mobilyacı yetiştim dedin ya hah orda anlaştık senle… bende bilirim hatta çook mobilyacı bilirim. Onlar üretim bilirler evet ama bazen üretimde sıkıntıları olsa da farklı olanı denemeyi ben bilirim. Denemeden görmeden olmaz bu işler. Olmayanı yapmaya kalkışmak ise bu işin yazılı olmayan kurallarındandır ki sen bilmezsin. Ya o kadar eğitimsizsin ki eleştiri unsuru cümlen sadece “ne üretmesi mümkün ne ambalajlaması ne genel kitleye uygun” şeklinde. Acıdım sana. Sen git C sınıfı kullanıcı olarak A sınıf ürün kullananlardan ol ama hep aynı zihniyetle. Bunu da anlzmadın sen ama neyse. Ve bir de bir otomobili sadece bir kişinin tasarladığını zanneden kara cahiller var ki çıkıp böyle yorumlarla çıkmıyorlar mı karşımıza… Sen git aşırı seviyesiz youtube videoları altında parti sempatizanlığı yap burası senin yerin değil.
İsmini yazsaydın da sana Anonim arkadaş demek zorunda kalmasaydım. Neyse. Benim mesleklere saygısızlığım yok. Benim sisteme karşı tavrım var. Bunu anlayacak biri olsan bunları yazmasın. Benim kimseyi aşağıladığım yok. Profesyonel tasarımcılara da gıpta ile bakmışımdır, takdir etmişimdir. Onlara saygım sonsuzdur. Ancaaak, kendi kendini profesyonel ilan edenlere karşı tavrım da nettir. Fikrimi söyledim, yarası olan gocunur. Belli ki bahsettiğim sistemin çarklarından birisin. Mazlum olsan bunları yazmazsın. Bölümün adının ne olduğunu gayet iyi biliyorum. Sandığın gibi yeni yetme falan değilim. Çok şükür ki cahil de değilim. Birkaç kelime ile içinizdekilerin ortaya çıkmasını sağladım sadece o kadar. Size üniversitede zaten ilk öğrettikleri “sizin mesleğinizin en yüce meslek olduğu, diğer meslekterden üsütün olduğunuz … ” falan filan. Yazındaki uslup da bunu kanıtlıyor zaten. insanlara tepeden bakıyorsun. Bunları biz çok gördük üniversitede. Ama mezunlara bakarsan birçoğu da excel mühendisliği yapıyor. Kusura bakmayın. Gerçekleri söylediğim için cahil oldum. Türkiye’deki bütün büyük fabrikalar ile ilişkilerim oldu. Sen mobilyacılıktan geldim dememi de küçümseyerek ifade etmişsin. Utanıcak değilim. Makine mühendisiyim me geçmiş mesleğim ile de guru duyarım. Senin gibi çok “tasarımcı” gördüm o mobilyacılık hayatımda(kendine insanları güldüren). Senin bildiğin mobilyacılara benzemem:) İşin bilminden bahsetmişsin. Doğrudur. Aynı kanaatteyim. İşin statiğini, dinamiğini, mekaniğini, malzemesini, termodinamiğini, geometrisini… bilmeyen ama traşlamayı iyi bilen sen gibi tasarımcı geçinenleri zamanında çocukken turbodan çıkan arabaların üzerine kopya kağıdı ile resim çizince şişirmişler belli ki. Sen acaba kaç tane otomobil ar-gesi gördün çok merak ediyorum. Otomobil tasarlamaının aşamalarını inan ki benden iyi bilmezsin. Zaten o aksamı senin hayal etmen mümkün bile değil. Yanlış kişiye çatıyosun:) Türkiye’de ve Avrupda’daki birçok otomotiv firması ile çalıştım. Yani bindiğin arabanın kullanıdğın bir parçası muhakkak benim elimden geçti:) Sen bi aynaya bak da kendine acı. Youtube’u sadece parti sempatizanı olarak gören sen kara cahile de diyecek fazla sözüm yok. Burada yazdığım birkaç cümle ile senin gibi yeteneksizler ortaya çıkıyor işte. Yukarıda da bahsetmiştim. Sizi daha okulda sınıflıyorlar (ki kendini A sınıfında zannediyorsun) hayatınız da sürekli insanları sınıflayarak geçiyor. Kal sağlıcakla. İyi iş çıkarın da gerisi problem değil.
Yılmazcım bak kardeşim ..
Şu an inanılmaz bir bıkkınlık ve isteksizlikle yazıyorum . Çünki zaten sektörde tasarımcılarar olarak kalın kafalı sanayici v.s lere derdimizi anlatmaya çalışmaktan çok yorulduk .(sözüm meclisten dışarı ) Bi senin gibi her şeyi yapabileceğini sanan ve cahillikten kırılan arkadaşlar eksikti . Onun için sen mobilyacımıydın ? Heh sen orda kal geliştir kendini . Fazlasını istiyorsan git önce eğitimini al . İnan ki her insanın farklı meslek dallarını yapabilecek kabiliyeti veya kapasitesi ”en az” seninki kadar vardır . Türkiyede herşeyin bu denli kalitesiz olmasının sebebi sen ve senin gibiler . Herkes herşeyi yapıyor . Kısa keseyim . Ama sana bi tavsiyem olabilir . Çok dahiyane fikirlerin olduğunu düşünüyorsan ” bir fikrin mi var ” tarzı yarışmalar var oralarda şansını dene . Belki şarkı falanda söyletirler , bakarsın ordan bi kapı açılır ses sanatçısı falan olursun , bak taklitte olur , oda iş yapar .
İsteksizlikten pek iyi şeyler doğmaz. O yüzden kendinizi zorlamanıza gerek yoktu. Egonuz yüksek olduğu için ne demek istediğimi anlayabilecek durumda değilsiniz. Bir mobilyacıdan mühendis olmuyor derseniz diploma örneğini gönderirim. Ben burada düşüncelerimi paylaştım. Yarışmaya katılma arzusu ile değil. Benim hali hazırda mesleğim var. İşimi de seviyorum ve geliştirmek için çabalıyorum. Yeni yetme değilim. Bahsettiğin kalın kafalı sanayiciler için çalıştığını da unutma! Herşeyi yapabileceğimi söylediğim bir satır göremedim. Türkiye’deki kalitesizliğin sebebi tasarımcı geçinen uzayda yaşayan insanların, Türkiye üretim-pazarlama şartlarını düşünmeden birşeyler karalamasıdır. İşini iyi yapanlar ile bir sorunum yok. Ben öğrenci iken birilerini ricası ile bazı cihazlar tasarladım. Binlerce de satış yapıldı çok şükür. Tasarım= Üretilebilirlik+Maliyet+Nakliye+ Talep+Malzeme… gibi birçok etkenin bileşimidir. Kaçınız bunları değerlendiriyor. Gerçekten işinde iyi olan, kültür sahibi tasarımcı arkadaşlar zaten kalkıp da burada benim anlatmak istediklerime burada bu şekilde cevap vermez. Ayrıca müzik dinlemeyi severim söylemeyi değil. Ha sizin merakınız var sanırım. Saksafon falan denerseniz oradan belki yürür gidersiniz. Zaten tasarımdan size pek ekmek çıkmaz gibi.
Bak gel şurda anlaşalım Biz endüstri mühendisi değiliz!!! excelle de hayatta işimiz olmaz demeyeceğim ama excel kullandığımız programlar arasında ilk 10 a zor girer. (endüstri mühendislerine falan sataşmıyorum arkadaş mühendislik ve tasarımı karıştırıyor diye mesleğinizi anmış oldum) Şimdi sana biraz eğitim sürecimizi anlatayım sende öğrenmiş ol paylaşmak güzeldir. İlk önce traşlanmış algıdan kastım yontulmaktır yani eğitimden bağımsız olarak geliştirilmiş inanç, tecrübesizlik ve eğilimlerdir ki bunların birçoğu yanlış doğrultuda olduğu için eğitimle ve tecrübe sahibi eğitmenler tarafından yönlendirilerek çözülmeyi gerektirir ki sen bunu anlayamamışsın. Benim gibi kendine güldüren çok tasarımcı gördüm demişsin yanılıyorsun. Biz tasarımcılar kendisine gülünmesine ve hatta aşşağılanmaya alışığız sen dert etme, zaten bu sayede kendimizi aşmaya şartlanıyoruz. Tasarım eğitiminde diğer mimarlık fakültesi bölümleri gibi juri olur ve jurideki herkes kendi penceresinden eleştirir, bazen tutarlı bazen tutarsızdır ama emin ol düşünülememiş çok şey çarpar insanın suratına ve düşünmeyi öğrenirsin yani bunlar bir kazançtır. Turbo sakızını çok severdim koleksiyonum var hatta çoğunu defelarca da çizdim ama senin dalga unsuru sandığın şeyi üniversite de gördüm ki bakarak çizmek ve defalarca çizmek eli eğitir yani “bileği kırık dediğimiz” arkadaşlar bu alışkanlığa sahip olanlardır. Biz ayrıca derslerimizde bile fabrikaları gezeriz, süreçlerine tanık olur ve bu işleyişteki yerimizi kavramaya çalışırız ki yine yanıldın. “Otomobil tasarlamanın aşamalarını inan ki benden iyi bilmezsin” kelimesi de şanssız bir kullanım olmuş neyse bi şekilde dışa vurum ihtiyacı hissettin galiba. Hayal gücüm gayet geniştir merak etme ne de olsa benim işim bu. Kendimi A sınıfı olarak sınıflandırmıyorum aslında youtube videosu derken de anlatılmak istenilen bir düşünce sistemetiğiydi ki yine yerini bulamamış, biraz dar görüş işte hep bunların sebebi. Son olarak şunu söyleyeyim ben mesleğinde oldukça başarılıyım ve her zaman kendimi geliştirmeye çalışıyorum. (Kalitesi tartışmaya açık) Ürün tasarımı yarışmaları da kazandım, piyasada kullanımda olan birçok ürünüm de var. Seninle sorunum sadece şu; sisteme karşı takındığın tavır haklıdır ve saygı duyuyorum ama benim mesleğimi savunabilecek ya da uzaktan eleştirebilecek donelere sahip kişi sen değilsin. Ben senin mesleğinle ilgili tek kelime kurmaya niyetlenmezken sen almış sazı eline detone haykırıyorsun. Kaldı ki ortak dersler de almadık değil makina müh liğinden. Nasıl çalıştığını bilmediğimiz şeyleri tasarlamaya sulanmayız biz merak etme. Sana tavsiyem şu ki; sorgulayan birine benziyorsun kendine daha nitelikli bir iş bul bence çünkü ortak çalıştığın tasarımcı yada endüstri mühendisleri kimlerse hep vasatlarmış iyisini bulabilecek bir duruşu yok galiba çalıştığın firmanın. Nerden mi biliyorum; ben çevremde beni hep etkileyebilen insanlarla çalışıyorum…
Öncelikle ilk yazına göre ikinci yazındaki uslubun için teşekkür ederim. Yazdığın yazıdaki birçok fikir zaten ortak görüşümüzdür. Benim tasarıcılaa açmış olduğum bir savaş yok. Buradan bu algılanmasın. Bahsettiğin bileği kırık akadaşların önünün açılmasından yanayım. Ben bu tür yetenek gerektiren mesleklere öğrencilerin seçilerek alınması taraftarıyım. Öğrencinin seçerek girmesi taraftarı değilim. Birkaç puan yüzünden yeteneğini icra edemeyen arkadaşların yerine kalemi tutmayı beceremeyen birilerinin geçmesi ve zar zor mezun olup ortada tasarımcıyım diye dolaşmasına karşıyım. Bu beni deli ediyor. Gerçekten bu beni çok sinirlendiriyor. İsyanımın özü aslında budur. Yetenekli insanların doğru eğitim ile içesindek icevherlerin çıkarılması gerekiyor. Eğitimsiz bilek istediğim falan yok. Bu tarz yarışmaların da diğer dallara açılmasını istememdeki temel sebep aslında budur. Yeteneğini sunamayan birileri için bir fırsat olabilir. Yazının başındaki anlaşma isteğine de anlaştık diyelim 🙂
yılmaz bey;
İnatla ” endüstri ürünleri tasarımcılığı ” ile ” endüstri mühendisliği ” bölümlerini birbirine karıştırmanızdan ve 3 boyutlu modelleme programlarını ” excel ” olarak genellemenizden anladığım kadarıyla 50+ yaş aralığındasınız. Dolayısıyla size ” git yurt dışındaki örneklere bak philip starck, raymond loewy bildin mi? ” demeyeceğim. Çünkü biliyorum ki Türkiye ortamında mühendislik bölümlerinde okuyan herkesin “herşey” olabileceğine inandığı bir dönemden geliyorsunuz. Üzgünüm buna saygı gösteremem ama sizi anlayabilirim.
Gelelim ” üretilemez turbo sakız arabası yapıyorsunuz ” kısmına. Muhtemelen google da gördüğünüz renkli bilgisayar eskizleridir ( photoshop veya z-brush renderları. Bakın bunların arasında da excel yok). Yani daha mock up ının yapılması ve model üzerinde oynanması evreleri vardır. Bunlar mühendislerle tartışılır ve buna göre revize edilir. ” İşte bak mühendis var işin içinde ” dediğinizi duyar gibiyim ancak onlar sadece teknik destek sağlarlar. Eğer gerçekten de büyük araç fabrikalarına girmişseniz, ar-ge kısmında bulunmuşsanız çok ciddi tartışmalar olduğunu görürsünüz. Sonrasında da tekrar gerçekçi bir şekilde modellenir ve üretime gönderilir.
“Tasarım= Üretilebilirlik+Maliyet+Nakliye+ Talep+Malzeme…” demişsiniz ancak tasarım bu kadar ” basit ” değil. Çünkü tasarım dediğiniz zaman işlevsellikle estetiği aynı potada eritmek ve kullanıcıya bunu aksettirmek de vardır. Dolayısıyla eğitimi açısından tasarımcı bu çizgiye vakıftır ve bu işlevi ve kabuğu yaratmak onun görevidir. Ayrıca bir mühendisin teknik bilgi birikimi olabilir ancak citroen, mercedes gibi çizgi yaratması, ” konsept ” oluşturması konusunda problem yaşar. Örneğin genç arabası dediğiniz de siz ” motor hacmini, malzemesini, maliyetini ” düşünürsünüz ama tasarımcılar ” Hangi genç, nasıl bir genç, yaşam tarzı nedir, nasıl yaşamını idame ettirir? ” gibi sorularla o beğeniyi yaratan ürünler çıkarırlar. ” Bu soruları bende sorarım ki? ” demeyin ” o beğeni algısını ve o tek çizgiyle yaratılan hızlı ve sevimli algısını nasıl yaratırım ” diye sorun bence. Bu algıyı da tasarımcı aldığı eğitim ve görme yeteneğiyle yapar. Zaten bunun için de birçok okul yetenek sınavıyla öğrenci alır.
Anladığım kadarıyla belli bir bilgi birikiminiz ve eğitim düzeyiniz var. Çalıştığım yerlerden de gördüğüm kadarıyla her mühendis gibi gönlünüzde tasarımcı olma arzusu var. Ancak tasarım işi ” mobilyacılık ve makine mühendisliğinin ” ara kesiti yada ” iki çiziktirik ” değildir. Yukarıda yazan arkadaşlarımın da dediği gibi uzun ve meşakkatli bir iştir ve subjektif bir meseledir. Seda Sayan bile yapıyor evet ama onu da Türkiye’de olmasına bağlayabiliriz ancak 🙂
Zeynep Hanım, ben bu inadı sürdürmeseydim sizler de burada fikrinizi yazmazdınız:) Sırf bu farktan dolayı birçoğunuz burada birşeyler yazma gereği duyuyorsunuz. Öncelikle sandığınz kadar yaşlı değilim. Tahmininiz çok yanlış. Bahsetiğim Excel mühendisliğinin 3d programlar ile ilgisi yok. Ayrıca 9-10 adet 3D modelleme programı profesyonel olarak kullanabiliyorum. Birkaç tanesini de amatörce diyelim. Yine yanıldınız, bize üniversitede herşeyi yapabileceğimizi değil, tam aksine mühendislik mesleğinizin içerisinde kendi yeteneğimize vs. göre bir branş seçmemiz ve onun üzerine yoğunlaşmamız öğretildi. Üretilemez Turbo sakızı arabası yapıyorsunuz demedim. İki ayrı konuyu birleştirmişsiniz:) Tekrar okumanızı tavsiye ederim. Ayrıca Turbo sakızı otomobillerinin çoğu üretimi olan veya concept otomobillerdi. Ayrıca buna karşı olduğumu da nereden çıkardınız? Otomobil Ar-Ge’sine gelince burada bunu tartışacak yer yok. Sığmaz. Bahsettiğiniz fabrikaların birçoğunda bulundum. Ayrıca mühendisler her yerde var. Bunu benim söylememe gerek yok herhalde 🙂 Otmobil tasarım sürecini iyi bilirim. Çok büyük bir ekip işidir. Sadece birinin karalaması ile olmuyor elbette. Ama bir fikir ile başlar herşey. “Teknik destek sağlar” çok yetersiz kalmış. Yine küçümseme amaçlı bir cümle. ““Tasarım= Üretilebilirlik+Maliyet+Nakliye+ Talep+Malzeme…” demişsiniz ancak tasarım bu kadar ” basit ” değil” . Zaten vurgulanmak istenen de bu değil mi? Siz ne anladınız ki buradan? Son olarak; sıkı bir Murat Günak takipçisiyim. Otomobil tasarlamk ile ilgili çok iyi bir tecrübeye sahip bu kişi benim için sadece basit bir tasarımcı değildir. Murat Günak gibi yeteneklerden ders alınmalı. O sadece çizgi çizmiyor. Sadece kafasında bir otomobil kaportası yok. Sadece gösterge panelinin rengini seçmiyor. Aynı zamanda çok iyi bir mühendislik bilgisine de sahip. Böyle tasarımcıların önünde saygı ile eğilirim. Murat Günak bir örnektir. Daha nice yerli yabancı tasarımcılar vardır elbet. Takip ettiğim hayranlık duyduğum için örnek verdim. Bu mobilyacılık mesleğim ineden bu kadar dile getiriyorsunuz hepiniz onu da anlamış değilim. Baba mesleği olduğu için çocukluktan içinde yetiştim. İyi de yetiştim. Ama meslek olarak Makine mühendisliğini seçtim. Sadece bu meslek ile uğraşırken karşılaştığım bazı durumları ifade etmek için, bazı meslekler ile ilişkim olduğunu belirtmek için eski mesleğimden bahsettim. Çok abarttınız. Benim ” iki çiziktirik ” yaptığım kanaatine nerden vardınız? Ben şunu anladım ki siz daha bu yolda olgunlaşmamışsınız. İnşaallah yeteneğinizi geliştirir ve başarılı olursunuz.
Ben sana makina mühendisi tasarım yapamaz demiyorumki ! Çok istiyorsan bu işi yapmayı birazcık saygı duy , git eğitimini al emek ver .O zaman insanlar neden eğitim alıyor neden emek veriyor ? Aklına bişey gelen tasarımcı olsun . Senin bir tasarımcıdan daha iyi bir fikrin olabilir ama bu seni tasarımcı kılmaz . Bahsettiğim kalın kafalılara gelince .. Onlar için çalışmadığıma emin olabilirsin . Evet her mesleğin kötü icracıları olduğu gibi tasarım konusundada işini iyi yapmayanlar olabilir . Fakat bunu düzeltmek veya meydana dökülmek sana kalmadı . Her dönem koskoca memleketi yönetenleri eleştirdik yerden yere vurduk . Bu herkesin başbakanlığa soyunabileceği anlamına mı geliyor ? Ben daha iyi düşünürüm benim fikrim daha iyi diyerek in lan aşşağıya mı diyeceksin ? Sen ancak fikrini söylerisin , oyunu sunarsın gerisini işin uzmanları veya yetkilileri düşünür konuşur , değerlendirir . (Sadece örnek olarak verdim siyasi bir çekim yok )
Ben bu mesleğin başından bugüne her türlü sıkıntısını haksızlığını ,yolsuzluğunu çekmiş biri olarak diyorumki .. En başta şu anda daha mesleğe adım atmamış üniversiteye girebilmek için harıl harıl çizim yapan , gözleri bozulan , binbir zorlukla mücadele eden ,bir sene kazanamayıp iki sene hatta üç sene denemek zorunda kalan binlerce çocuk var . O çocukların eğitim masraflarını karşılayabilen veya karşılayamayan 4 sene 6 sene 7 sene boyunca bu amaç için maddi manevi her türlü zorluğu yaşayan insanlar var . Sen bunca insana haksızlık hakaret ve saygısızlık ediyorsun .
Ben ne zaman dedim ki ben yapmak istiyorum da ondan bu çabam. Konu neden buraya geliyor sürekli? Eğitime de karşı değilim. Daha kaç kere bunu ifade edeceğim? Yukarıdaki son yazımda bunu ifade ettim(Anonim’e cevap). Eleştiri hakkımı ne hakla elimden alıyorsun ki? Bunu düzeltmek sana kalmadı da ne demek? Kime kalıcak? Sana mı? Ben zaten fikrimi söyledim. Beğenen beğenir beğenmeyen beğenmez. Herkes özgürdür. Ama sana mı kaldı gibi bir cümle kurmak da sana düşmez, kusura bakma. Tekara tekrar söylüyorum. Kendim için birşey istediğimden burada değilim. Sistemin getirdiği eksikliklerden bahsetmek için buradayım. Gizli yeteneklerin önünün açılması için burada yazdıklarım. Çok geniş bakıyorum. Üniversitelerin belli bölümlerne yeteneklerine göre seçim yapılmasından yanayım. Bahsettiğin gibi yıllarca kazanmaya çalışan yetenekler için bu telaşım. Nasıl olurda bana kalkıp o insanlara hakaret ettiğimi söylersin. Ben çok mu kolay okudum ki onları anlamayayım. Bahsettiğim sistem ile o yeteneler açıkta kalır mı? Konuyu çok farklı yerlere götürüyor ve insanları yanlış yönlerndiriyorsun. Dediklerimin arkasındayım. Bu yarışmanın da herkese açılması fikrimde de değişiklik yok. Olmayacak da. Merak etme olur da açılırsa senin şansın azalmasın diye de katılmayacağım:)
bu arada eklemeden geçemeyeceğim, Aldo Brovarone bir makina mühendisidir ve Pinin Farina isimli tasarımcının altında çalışmaktadır. Biliniz istedim.
bide yank design vardı o neydi 🙂 atışalım istiyorum yine ama bu sefer aynı taraftayız galiba 🙁 yılmaz bu arada sen hala burada mısın… hadi bakıyım…
arkadaşım o basmadığındandı yank demem 😀 hay allah üzüldüm adına bir dahaki sefere o zaman 🙂
Takipteyim 🙂
Bu arada iki zıt fikirli insanı da aynı ortamda aynı safta buluşturmuş oldum. Ne mutlu bana 🙂 (Konunun içeriğini bilmiyorum ama)
zeynep arkadaşın odtü mezunları ile ilgili görüşleri dolayısıyla bir odtülü olarak karşı görüş belirtmiştim ama tatlıya bağlamıştık diye hatırlıyorum 🙂
Bunu biliyorum. Zaten o amaçla yazdım. Orada yazdığım arklı birşey mi var. Eksik yazmışım. “Pininfarina’nın baş tasarımcısı.” Yine alt-Üst sınıf ayrımı 🙂 Ben buna gülerim. Yaptığı iş ile değil de kimin için çalıştığına bakıyorsunuz. Ayrıca Pininfarina şirketin adıdır. Giuseppe Farina da şirketin sahibidir. “Pinin Farina isimli tasarımcının altında çalışmaktadır” yanlış bir cümle 🙂
Verimli tartışmanızı ilgiyle takip ediyoruz, hakaret içermeyen yazılarınız için teşekkür ederiz.
Konuyu dağıtmaya gerek yok . Sen diyorsun ki tasarım yarışmalarına herkes katılsın . Bende diyorumki bu yetenek avı değil tasarım yarışması . Hala aynı şeyi savunuyorsun . Ve bunu savunurken yine o saydığım insanları hiçe sayıyorsun . Neden telaş ediyorsun ? Kazanan kazanır kazanamayan kaybeder . Birileri kaybetmek zorunda zaten . Ama sen bu yaklaşımınla kazananla kazanamaynı aynı kefeye koymuş oluyorsun . O zaman kazanmanın , okumanın ne anlamı varki? . Bu bir tasarım yarışması ve tasarım yarışmasına ”Tasarım eğitimi alan öğrenciler ve profesyoneller ” katılabiliyorlar . Bunu kabul etmemek ve eleştirmek ne demek ki ? 🙂 Bunun tartışma konusu olması bile çok anlamsız aslında. Hatta birçok yarışma okuldaki bölümlere göre bile ayrılıyor . Örneğin bazı yarışmalara seramik , tekstil , grafik gibi bölümlerden yarışmacı kabul edilmiyor . Neden ? Bunu hiç düşündün mü ? Onlar yeteneksiz mi , onların süper fikirleri olamaz mı ? Konuyuda hiç başka bir yere çekmiyorum . Tam üstüne basıyorum .
Bu saatten sonrada benim için farketmez herkese açılması . Sadece biraz daha üzülürüm arkamızdan gelenler ve mesleğin dahada dejenere olduğu için . Umarım bu yarışmaları düzenleyenler bu tip şeylere mahal vermez , işin bilincinde olur, tasarıma tasarımcıya daha çok saygı duyar , önem verir.
Peki şöyle devam edelim o zaman. Yarışma içeriği neydi? 1- METALDEN MAMUL ÜRÜNLER : “Endüstriyel Mutfak Ekipmanları” . Endüstriyel tasarım bölümü okuyan arkadaşların ilgi alanına girebilen bu konu mimarlık ve güzel sanatlar ile ilgisini bana anlatabilir misin? Inoksan’da, Truva Mutfak’ta, Aydınlar’da vs kaç tane Mimar veya Güzel sanatlar mezunu çalışıyor? Çalışıyor mu? Oralarda çalışanlar Makine Mühendisleri, Endüstri Mühendisleri, Endüstriyel Tasarımcı ve az da olsa Metalurji Mühendisi’dir. Böyle bir durumda neden Mimar ve Güzel Sanatlar bölümü katılabiliyor? Diğerlerinin başı kel mi 🙂 Kaç tane mimar tanıyorsunuz ki endüstriyel mutfak tasarlıyor? 2- PLASTİKTEN MAMUL ÜRÜNLER : ”Rattan Desenli Ürün Setleri”,
3- ELEKTRİKLİ KÜÇÜK ALETLER : “Sürdürülebilir Çevre İçin Tasarım”,
4- KONSEPT 2014 : “ Zeka Geliştiren Oyuncak Tasarımı”. Diğerleri için de ayrıntıya girmeye gerek yok. Aynı durum geçerli. Peki İç mimarlar da bu yarışmaya katılabiliyor mu? ya da 2 yıllık okuyanların bu yarışmaya katılma hakkı yok mu? Ben şartnamede göremedim. Madem sadece sizin kendi içinizdeki bir yarışma(Tasarımcılar olarak), onlar sizden değil mi? Bunu cevabını biri bana açıklarsa sevinirim. Bu ayrım ne sebepledir? ” Bu bir tasarım yarışması ve tasarım yarışmasına ”Tasarım eğitimi alan öğrenciler ve profesyoneller ” katılabiliyorlar ” cümlesindeki Tasarım öğrencileri ve profesyoneller diğerlerini kapsamıyor mu? Bunu tartışması neden anlamsız olsun? Seramik, Teksil ve Grafik gibi bölümlerin katılmasında bence mahsur yok. Neden katılmasın ki? İlgisi varsa katılabilir. Sanki izin verilse tüm bölümler harıl harıl çalışacak işi gücü bırakacak bu yarışmaya katılacak. Böyle birşey yok 🙂 Bu kişiler arasından 100 kişiden belki 1 belki 2 kişi çıkar, cesaret eder fikrini kağıda döker. Bunun ne sakıncası var ki? Belki istemeyerek o bölümü yazmak zorunda kaldı. Belki bu yarışma ile tamamen yönü değişecek Bunu bilemezsin. Durumu çok fazla abartıyorsun. Yarışma amaçlarından biri neydi? “Türkiye’ de tasarım kültürünü yaygınlaştırmak ve özendirmek”. Şimdi bu nasıl olacak? bu kadar kısıtlamalar ile, çapı küçülterek, kendinize sınırlar çizerek, soyutlanarak bu nasıl olacak? Yarışmayı düzenleyen kim? ” İSTANBUL MADEN VE METALLER İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ”. Bu sektörün geleceğini bu kadar dar sınırlar içerisinde bir avuç insan mı belirleyecek? Yarışmaya katılma hakkı olan bu bölümleri sektör içerisinde oranlarsak ne kadarı mimar, ne kadarı Güzel Sanatlar Mezunu? Ha madem ki işin sınırlarını belirleyeceksiniz, o zaman gerçek sınır çizin. Sadece ve sadece Endüstriyel Tasarım Bölümü’ne açık bırakın yancı almayın, iş bitsin.
Bunlar benim şahsi fikrimdir. Sana doğru gelmek zorunda değil. Umnarım bu yarışmayı düzenleyenler fikirlerini değiştirir ve gelecek yıllarda bu durum değişir. Üzülecek bir durum yok. Üzülme 🙂
yılmaz bey;
şöyle söyleyim, biraz araştırırsanız herkese açık olan bir sürü tasarım yarışması var. En basiti geçen sene bir oyuncak yarışması yapıldı, sonra iklimlendirme yarışması yapıldı hem de ağzınıza layık makine mühendisileri de katılabiliyor. Bu yarışma da sadece tasarımcılar için. İMMİB in düzenlediği şu an aklıma gelmeyen birçok herkese açık yarışma oldu, olacaktır da. Örneğin tam adını hatırlayamadığım yat tasarım yarışmasında grup katılımı olması ve bu grup içinde gemi mühendisi katılımı şartı aranmaktaydı. Biraz takip edebilirseniz bu yarışmaları da göreceksiniz. Bu tasarım yarışmasını tasrif ettiğimden yada çıkan sonuçlarını tatmin edici bulduğumdan değil ( ki sonuçlar kısmında bas bas bağırdığımı görürsünüz) kaldı ki bu sene ahçılık eğitimi alan kişilerde katılıyor, ben kendi adıma memnunum bir endüstriyel mutfağı bu kişilerden daha iyi kim bilebilir ki? Şartnameyi de dikkatlice okursanız iç mimarların da katılabileceğini görmüş olursunuz.Şöyle bir durumda var ki tasarımcılar tarafından da mühendis tarafından da amaç üzümü almak olmalı bağcıyı dövmek değil.
Ancak ben sadece bir çizgiden bahsetmiyorum, siz de beni yanlış anlamışsınız. Ben size diyorum ki evet bahsettiğiniz başlıklar önemli ancak tasarımcının da katmış olduğu değerlerden sadece birinden bahsettim size. Şöyle bir durumda var ki tasarımcılar tarafından da mühendis tarafından da amaç üzümü almak olmalı bağcıyı dövmek değil.
Kendi adıma sizin mobilyacılık meselenize bu kadar takılmamın sebebi en başta söylemiş olduğunuz ” Ben hayatının çocukluk yıllarından beri mobilyacı yetişmiş bir Makine Mühendisi’yim. Çok fazla bu alanlarda insanlar tanıdım. Sen ve senin gibi düşünen insanların tekelinde olduğu için bu sektör gerçek yetenekler kendilerini gösteremiyor. ” Şöyle bir durum var türkiyede endüstri ürünleri tasarımı ilk olarak 1971 de açıldı ve türkiyede ürün tasarımcılığı ancak 2000lerde bir meslek halini almaya başladı, öncesinde daha çok küçük stylingler halinde ilerliyordu. Fakat mühendisliklerin türkiyedeki geçmişi ve konumu daha uzun ve büyüktür. Dolayısıyla bu söylediğiniz şey tümüyle kendi yorumunuz olduğunu düşünüyorum. Zira benim şahit olduğum tasarımcıların tasarımı tek elinde tutmaya çalışması değil, tutunmaya çalışmaları olduğudur.
Evet Zeynep Hanım. Birçok yarışmanın varolduğundan haberim var. Hatta örnek olması için bahsetmiştim daha önce. Bilmiyorum ki daha kaç kere daha söylemem gerekiyor. KATILAMADIĞIM için değil, KATILAMAYAN HERKES için bu duruma karşıyım. Artık herhalde anlaşılır. Ağzıma layık bir yarışma peşinde koşmuyorum. Bahsettiğiniz örnekteki iklimlendirme yarışmasında makine mühendisleri de katılabiliyor gibi bir cümle çok talihsiz. Bu yarışma mantığında gidersek zaten mekine mühendislerinden başka (belki birkaç yan branş da dahil edilerek) kimin katılmasını bekliyorsunuz. o yarışmanın da sadece sizlere açık olmasını beklemiyorsunuz herhalde. Ama ben iklimlendirme yarışmasının da diğer birçok branşa açık olabileceği kanaatindeyim. Bu bir sorun teşkil etmez. Mühendis kimliği omayan ama piyasada yetişmiş birçok insan mevcut. Bir fikri var ise katılma hakkı vardır. Sonuçta grup olarak katılabiliniyor. Aralarında illa ki bir mühendis de olacaktır ki işin analiz tarafı ile ilgilenmeli.Yarışma takibimde sorun yok. Kafanıza takmayınız lütfen. Hangi somuçlarda ne için bas bas bağırdığınızı bilmiyorum. Görürsem şayet yorumumu yaparım 🙂
Evet bahsettiğiniz gibi, profesyonel bir ahçıdan daha iyi kim bilebilir ki? Şartnameyi de okudum tekrar ama İç Mimar kısmını göremedim. ETMK üyeleri içine dahil midir bilmiyorum. Oradaki üyelik sistemi konusunda bilgim yok. Cahilliğime verin.
Endüstriyel Tasarım’ın geçmişini az çok bilirim. Evet çok köklü bir geçmişi yoktur. Zaten daha köküne inersek Endüstriyel Tasarım’ın ortaya çıkmasının nedeni Mühendislik bilimlerinin eksik kalan bir uzvunun tamamlanması gibi düşünebiliriz. Yıllar geçtikçe, Tekneloji geliştikçe ihtiyaçlar da değişiyor, yeni branşlar açlılıyor veya bazı branşlar kendi içerisinde bölünüyor. Bu bir gerekliliktir.
Benim geçmişteki bahsettiğim konu, dekorasyon işleri ile de uğraştığımız için birtakım insanlar ile yaşadığımız sorunları dile getirmekti. O cevabı verdiğim kişiye biraz özel kaçtığı için anlam farklı yerlere kayabiliyor.
Dikkat ediyorum da sadece Endüstriyel Tasarım üzerine gidiyor yazılanlar. Güzelk Sanatlardan bahseden yok. Mimarlıktan bahseden yok. Görsel iletişimden bahseden yok. Ya da o meslek mensuplarından diye düşündüren yazılar yok. Bu branşların katılma hakkı var iken diğerlerinin neden yok? Ne kadar bir katılım oranı bekliyorsunuz ki? Geçmiş yıllardan belli. Çoğu Endüstriyel tasarımcı. Kazanlar da. O zaman tamamen kapanın sadece Endüstriyel Tasarım’a müsade edin. Ben moıbilya tasarım yarışmasını da takip ediyorum. Yıllarca sınırlar çizildi. Ama artık bu sınırlar kalktı çok şükür. Yani bir mobilya tasarımı için belli bir branşa sahip olunması şartı kadar gülünç bir durum olamaz.
Sonuç olarak kimsenin mesleğine saygısızlığım yok. İşini doğru yapan herkese saygım sonsuzdur. Yeteneğe saygım sonsuzdur. Kimse kimseden kendini üstün görmeden, birbirlerine saygı ile yaklaşan, fikirlere açık, fikrin hangi meslekten geldiğine veya mevkiine bakmadan her türlü fikri değerlendiren, birbirlerine destek olan, birbirlerinin eksiğini tamamlayan bir ortam istiyorum. Çok bişey mi istediğim? Ama sınırlar çizilerek bu iş olmaz. Endüstriyel Tasarım’ın kapsama alanı çok geniştir. Küçük bir alana sıkıştırmaya kimsenin hakkı yoktur. Konuya bu kadar eğildiğiniz için de ayrıca teşekkür ederim. Herkese Saygılar.
Ayrıca diğer grup üyelerinin, üniversitelerin endüstriyel tasarım bölümleri veya güzel sanatlar, mimarlık ve mühendislik fakültesi bölümleri lisans mezunu veya öğrencisi veya bu bölümlere ilişkin yüksek lisans/doktora öğrencisi veya mezunu; veya ETMK üyesi olması gerekmektedir: haydi hep birlikte açalım:
Güzel sanatlar öğrencisi/mezunu: Resim, heykel, geleneksel türk el sanatları, grafik, tekstil, el sanatları, sahne dekor kostüm, görsel iletişim tasarımı….gibi bölümler
Mimarlık fakültesi öğrencisi/mezunu: Mimarlık, iç mimarlık, şehir bölge planlama, peyzaj mimarlığı, endüstri ürünleri tasarımı…. gibi bölümler
Mühendislik fakültesi: Makina, Endüstri (ama tasarımı bölümü değil), bilgisayar, elektrik-elektronik, gıda… gerek var mı daha saymaya?
Bu bölümlere ilişkin bölümler: takı tasarımcılığı, ayakkabı tasarımcılığı, ahşap el oymacılığı, teknik resim çizerliği….vs. gibi yüksek okul yada lisans bölümleri.
Bu yıla mahsus olarak yarışmanın metalden mamul ürünler profesyonel kategorisi, grup katılımlarda grup üyelerinden en az bir kişinin B maddesindeki şartları sağlaması şartı ile profesyonel aşçıların katılımına da açıktır. (Kalfalık veya ustalık belgesi ibraz edilmesi gerekmektedir.)
Yani sadece endüstriyel tasarımcılar mı giriyor sadece yarışmalara? eğer bakkalınızla yarışmaya girmek istemiyorsanız bu işle ilgili hemen hemen herkes bu yarışmaya katılabiliyor demek ki.
Bahsettiğiniz grup katılımına ilişkin şartlar değil mi? Bireysel katılımı kapsamıyor ki. Nasıl herkes katılabiliyor diyebiliyorsunuz? Katılmak için B veya C maddesindeki şartlar aranmaktadır. Katılmak için bir Mimar mı arayacağız şimdi 🙂 Lütfen yanlış yönlendirme yapmayınız. Ahçı katılımı da sadece bu yıla özel. O da 1. kategoriden dolayı.
grup katılımı için değil bireysel katılım için dikkatli okuyun
Zeynep Hanım, benim antenlerde bir sorun var herhalde. Algılayamıyorum mu acaba 🙂 Maddeler şöyle değil mi?
B) Yarışmanın profesyonel kategorisi, üniversitelerin endüstriyel tasarım bölümü, güzel sanatlar ve mimarlık fakültesi bölümleri lisans mezunları ile bu bölümlere ilişkin yüksek lisans/doktora öğrencileri veya mezunlarına ve ETMK üyelerine açıktır.(görsel iletişim tasarımı bölümü dahildir)
C) Yarışmanın öğrenci kategorisi, üniversitelerin endüstriyel tasarım bölümleri, güzel sanatlar ve mimarlık fakülteleri bölümlerine kayıtlı lisans öğrencilerine açıktır. (görsel iletişim tasarımı bölümü dahildir)
Bu maddelerde katılım ile ilgili sınırlar net değil mi? Sadece “üniversitelerin endüstriyel tasarım bölümü, güzel sanatlar ve mimarlık fakültesi ” diye devam eden yazıda nerede diğer mühendislik bölümlerinden veya farklı bölümlerden bahsediyor?
Devamına gelelim;
“Yarışmanın grup profesyonel kategorisinde, grup üyelerinden en az bir kişinin B maddesindeki şartları sağlaması gerekmektedir.” İşte ince çizgi burası. Herşeyi anlatıyor. ” Ayrıca diğer grup üyelerinin, üniversitelerin endüstriyel tasarım bölümleri veya güzel sanatlar, mimarlık ve mühendislik fakültesi bölümleri lisans mezunu veya öğrencisi veya bu bölümlere ilişkin yüksek lisans/doktora öğrencisi veya mezunu; veya ETMK üyesi olması gerekmektedir.
Yukarıda diyor ki: “grup üyelerinden en az bir kişinin B maddesindeki şartları sağlaması gerekmektedir.” Sonrasında da bu grup içerisinde diğer branşların dahil olabileceği yazıyor. Burada anlaşamadığımız konu nedir? Benim algıladığım, Grup içerisinde bir kişi B maddesinde belirlenen meslekten birine sahip olması gerekiyor. Grubun devamının ne olduğu önemli değil. diğer branşlar B maddesinde yok. Bunun neyini tartışıyorz anlamadım 🙂 Gerçekten anlatılmak istenen bunun dışında ise biri bana anlatabilir mi acaba?
Konu dağılmış biraz evet 🙂 Yılmaz arada ince ince manipule etmiş ama Zeynep sende kısmen duygusal tepki vermişsin sanki (Zeynep beni öldürecek) 🙂
Ortada sonuca bağlanabilecek bir durum yok aslında. Biz tasarımcılar kendi meslektaşlarımızın da çoğunun aslında bu işin hakkını verememesi, eğitim sistemimiz ve sektördeki mesleğin durumundan yola çıkarak birçok demotive edici durumla karşı karşıya kalıyoruz. Bu noktada bu işi sahiplenen bireyler olarak da mesleğin algısı ve yorumlanması konusunda evet biraz fazla korumacı olabiliyoruz.
Konunun biraz daha farklı noktalarda dağılmasına biraz da ben sebep olacağım galiba. Ancak bu durumun ifade edilmesi gereken en doğru yerin böylesi bir ortam olması gerektiğine inanıyorum. Yani mümkünse herkesi ve her şeyi eleştireceğim ayrıca yazdıklarımı sonuna kadar okumanızı rica edeceğim.
Ben şuan tamamiyle Yılmaz arkadaşın tarafındayım. Nasıl yani falan değil ironi de değil yani. Tam kılıçlarımı kuşandım Yılmaza noluyoruzzz diyecektim ama şanssızlık o ki aynı zamanda ilk defa katılmayı planladığım güncel yarışmaların birinin geçmiş kazananlarını ve katılımcılarını inceliyordum.
Sonuç bildiğimiz gibi maalesef… Ben burada birey olarak mesleğimi anlatmaya yanlış algılardan kurtarmaya çalışıyorum ama meslektaşlarımın sadece ihtimal artsın diye saçma sapan 5 projeyle katılımcı olduklarını görüyorum ve sonra düşünüyorum, çoğu kazanan dahil Yılmaz çıksa bunu mu savunuyorsun şimdi bana dese söyleyebileceğim pek bir şey yok maalesef. (Birçok kriterden arındırdım farkındayım ama dışarıdan görünüş bu şekilde)
Kaçımız acaba ya bu işi bende yaparım diye ortaya çıkan bir arkadaşa “ağzının payını vermeye çalışan” meslektaşlarımızın yazdıklarını okuyunca keyiflendik?
Ama tabi ki de gerçekten okumadık hiç karşımızdaki ne demek istiyor, bütün yüce eleştirilere açık olan ve karşı görüşle beslenen bir meslek grubunda olmamıza rağmen. Neyse devam ediyorum;
Görüşüm değişmedi “sabahlara kadar tartışırım seninle” derler ya Yılmaz ile aynen o durumdayım ama Yılmaz bize Murat Günak dedi farkettiniz mi? Kaç kişi tanıyor murat Murat Günak’ı ? Başka bir yabancı ikonu tanırız elbette hepimiz Yılmaz da bizim tanıdığımız kişileri bilmez, belki de çalıştığı alan ya da ilgi alanı olduğu için tanıyor ama bizden farkı sadece şu, bir Türk tasarımcıyı çok saf bir şekilde taktir edebiliyor. (Kimse Murat Günak’ın türkçe seviyesine değinmez umuyorum)
Yılmazcım biz Murat Günak falan bilmeyiz hatta biz hiç bir Türk tasarımcıyı bilmeyiz. Bir zamanlar sınıf arkadaşımız olan aynı masalarda oturduğumuz insanların başarıları bile sönüktür hep. Ulaşılabilirdir bu insanlar, çünkü aynı yerde yemek yeriz arkadaşlarımızın bazıları bu insanlarla beraber çalışır (o arkadaş da bize göre aslında o kadar yetenekli değildir ama nasıl olduysa o işe alınmıştır işte) zamanında aynı potansiyelde olduğumuzu düşündüğümüz insanlardır bunlar. Ego muz vardır bizim ama çarpışan araba kıvamında… Başarılı insanları taktir edemeyiz kendi işine koyulanlarla ilgili de umutsuz bakarız yani kısaca mutsuz insanlarız aslında. Ne zaman egomuz beslenecek gerçek doğal kaynaklar bulur o zaman taktir edebilmeyi öğrenir başka insanların sevinçlerine ortak olabiliriz. Anca o zaman Ayça ve Muzaffer çiftine bakıp hayır gençler daha iyisini yapıyor olmanız gerekiyor deriz her yaptıklarını beğenen ya da kıskanan gurubun dışına çıkıp.
Şimdi diyebilirsiniz ne alaka, bunlar ne demek oluyor diye;
Şimdi burada savaş veriyoruz bu bizim mesleğimiz bu işi en iyi biz yaparız bu işin eğitimini alıyoruz yıllarımızı buna adıyoruz biz diye. Peki gerçek mi bunlar? Etrafınıza bakın arkadaşlarınızı hocalarınızı bir değerlendirin. Ben değerlendirdim ve tamamen benim fikrimdir kötüyüz arkadaşlar bildiğiniz kötüyüz yani. Ağzımızı tasarım diye açıyoruz tasarım diye kapatıyoruz, cool insanlarız vesselam ama bilgisiz biriside çıkıp ya anlattığın o perspektif nedir dese açıklayamayacak cool larız biz. Göstermelik karizma bitti artık bakın Yılmaz diyor ki ben yemiyorum. Piyasa bilgisi olmayan, varolan ürünlerden bir haber eğitimciler jurülerimiz giriyor, bu işi yaşam tarzı haline getirememiş meslek aşkı için değil gelecek kaygısı için bu işin öğretisine soyunan insanlarla beraber mesleğe bakışımız şekilleniyor. Sonrada gelip diyorlar ki dışarıda tanrı var evet ama bu stüdyonun tanrıları biziz.
Her sene kazanları eleştiriyoruz çok kötü diyoruz ama daha iyisini yapmaya cesaret edemiyoruz. Peki düzeltiyorum söz sahibi olmak için daha iyisini yapmalı mıyız? Ya ben sadece eleştiriyorsam bu işin mutfağında olmama rağmen kendim ürün ortaya koymuyorsam o zaman söz hakkım kalmıyor mu yani? Peki o zaman hocalarımızı ne yapacağız? Zamanında bütün eleştirilerin çözümü için tırmaladığımız ama sadece çoğu teorik bilgide kalmış tasarım yetisini evrime kurban etmiş hocalarımızı?
Çıkmasın arkadaş 1.ler kalite yoksa çıkmasın ödül verilmesin ki insanlarda zırvalarla kazanılabileceğini görmesin. Ve yarışmalarda sanayicileri okşamayı bıraksın artık. Immib sanayiciye çalışmasın arkadaş. Üretilebilir şeyler ödül alsın ama belirli bir üreticinin üretilebilir bulduğu şeyler almasın. (Kimse bana juride bulunmuş hocasının zırvalarını anlatmasın şimdi)
Çok uzadı galiba,
Son olarak yine diyorum ki bu işi yine sadece biz yaparız ama tam olarak bu şekilde değil 🙁
Valla okudum, bir daha okudum, bir daha.. Yanlış mı okuyorum dedim kendi kendime. 🙂 Sonunda gerçekten söylemek istediğim ve söyleyemediklerimi söyleyen, ne demek istediğimi anlayan hem de karşı görüşlü olan biri bunları yazdı. Gerçekten başta bir şok yaşadım. 🙂 Şaka bir yana konuyu derinleştirerek kendi bakışından, içinde bulunduğun ortamı veya durumu (adına ne dersen) objektif olarak eleştirebilmen büyük birşey. Açıkçası bun hiç beklemiyordum. Demek ki halen daha kendini kontrol edebilen, eleştirebilen, mesleği ile ilgili gereçeklerle yüzleşebilen ve bundan endişelenebilen birileri kalmış. Benim isteğim yapılan işlerin hakkıyla yapılması. Günümüz koşulları bu isteğime pek cevap vermiyor. Bahsettiğin gibi eski yarışmaların katılanları-kazanları inceledim. Hatta başka yarışmaları da inceledim. O yüzden bu kadar isyankarım 🙂 Ama bunları burada dile getirmek bana düşmez diye düşündüğüm için o konuyu hiç açmadım bile. Bu kendi bakış açımla alakalı çünkü. İşin özü, sadece okulda eğitim alarak tasarımcı olunmaz. Olsaydı, akademisyenler dibine kadar okuyor ama ortaya konanlar bazen içler acısı olabiliyor. Ben gerçekten Bu Ülke’de iyi yetişmiş, kendine güvenen, güçlü tasarımcıların yetişmesini isterim. Yeter ki Ülkemizi temsil etsin. Bu beni mutlu eder. Emrinde de çalışmaktan onur duyarım, hiç de gocunmam (bu Zeynep Hanım’a 🙂 ).
mühendislik ve mimarlık fakültesi iç mimarlık bölümü’nden mezun oldum. prof. kategoride yarışmaya girebiliyor muyum? zira mimarlık fakültesi ve güzel sanatlar fakültesi diye belirtilmiş :/
Yılmaz bey bende sizi arıyordum , Her yarışmanın altında aynı konuları dile getirip tatmin olduğunuzu görmekteyim , babam çok yoğun bu sıralar size çok selamları var bunu iletmek istedim , öpücük 😀
Ey Oğul! 🙂 Bana da benden çok selamlar. Ben de çok yoğun olduğum için uğrayamadım bir süre. Ama ben kendi işimi kendim hallederim 🙂 Tatmin olma gibi bir derdim yok Ey Oğul! Konunun kaynağı zaten burası. Sen geç farketmişsin. Ve hiç okumamışsın anlaşılan. Konu başka yarışmalar altında farklı kişiler tarafından açılmıştı zaten. Ben sonradan dahil oldum. Biraz dikkat. Muccck! 🙂 Selametle.
Bu ülkede herkes diş çekebilir; herkes ameliyat yapabilir, herkes bina dikebilir; herkes ürün de tasarlayabilir.
Ehli olmayanın ameliyatı öldürür, diktiği bina yıkılır, tasarladığı üründen de bir cacık olmaz.